Bugün Ekim’in ilk günü. Ayrıca Zilhicce ayındayız. Arefe günü, dua için çok kıymetli bir zaman. Trabzon’da hava güneşli.
Ayrıca bugün bir kuğunun gagalama tehlikesiyle karşı karşıya kaldım. Ayıp oldu yani. İnsan simit yediği eli gagalar mı? Öhüm, zaten ben O’na simit atmamıştım.
Üç kelimelik cümlelerle Yılmaz Özdil gibi oldum ya oldum mu ben şimdi?
Ya aslında bir şeyler yazacağım ama sonra. Biraz zaman ve düzen lazım.
Üstteki çiçek, geçen yazının sonuna ayarladığım fotoğraftı.
Her şeyin daha rahat olacağı güne kadar selametle…
Kafasını birçok zırvalıktan arındırmış, rahat insanlar (sakin, sükuna ermiş, huzurlu); hayranım size, gıptayla taktir ediyorum sizi, hala nesliniz tükenmediyse buradan size sesleniyorum: Başarınızın sırrı ne Allah aşkına?
Ey insan! Sen kendini, kendine malik sayma. Çünki sen kendini idare edemezsin, o yük ağırdır. Kendi başına muhafaza edemezsin, belalardan sakınıp levazimatını yerine getiremezsin.oyle ise beyhude ızdıraba düşüp azab çekme, mülk başkasınındır. (Mektubat 224) işte benim sırrım;)
Sırrınızı paylaştığınız için teşekkür ederim.
Uygulayabilenlerden olmak duasıyla. :)